Elİnİn Altında hep beyaz bir kağıt: İlhan Berk’e yanıtlar (Always a whıte paper under hıs hand: responses to Ilhan Berk)
İpek ve Doğu’nun sanatçı arkadaşları Evren Erol ile beraber gerçekleştirdikleri sergi, 18 - 28 Ağustos 2023 tarihleri arasında Gümüşlük Akademisi’nde gerçekleşti. Sergi, sanatçıların şair İlhan Berk’in dizelerine verdikleri bireysel ifadesel yanıtlara odaklandı.
Collective exhibition by Doğu and İpek with their colleague Evren Erol in Gümüşlük Akademisi, Bodrum between 18 - 28 August 2023. The exhibition focuses on expressive responses to the poems or lines by the late Turkish poet Ilhan Berk.
The Word for World Is Forest (Dünyaya Orman denir)
Conceptualised and co-curated by Ipek Çankaya, The Word for World Is Forest is an land art exhibition realised in Çamarası, Bodrum. The exhibition brings together works by Doğu Çankaya, Tao Ulusoy (also co-curator), Bağdagül Demirtürk and Lale Altunel.
Art Halicarnassus is the base in which the conceptual framework of the exhibition is written and brainstorming meetings with artists took place. The exhibition team partially work in the workshop area of Art Halicarnassus before finalizing the work in the forest where they will be shown and kept.
The exhibition text written by İpek explains the exhibition intent as follows: “The Word for World Is Forest”, draws attention to global crises concerning our world and to the consciousness and solidarity against problems in its own modest scale. It explores ways to associate the forest, which is a self-actualizing creature, a self-sufficient system that uses its own resources harmoniously. It responds to nature which is a nurturing, protective and inclusive model for all living things, with artistic expressions.
The title of the exhibition is a direct link to the novel of the same name by Ursula K. Le Guin, who uses nature as a metaphor. Drawing parallels between the novel, which tells the story of a resistance that took place on another planet, where the technologically developing human race transformed the world into a concrete heap and colonized it after destroying animal and plant species, the exhibition investigate artistic responses to the degradation of the world by human beings.
Gözlerİnİ Kaçırma (Yeryüzü Vİcdanı) / Don’t Look Away (Conscience of the Earth)
(ENG)
Doğu Çankaya’s process that started with his Home series paintings, which he developed based on the idea of what home means, led him firstly to create work about the earth as the co-shared home of all living things, and then to think about the concept of the conscience, which he considered as the basic element of the human spirit. As a result, the Earth and Conscience series, examples of which can be seen in the exhibition, and the artist book which is also present at the exhibition space emerged.
From the perspective of the aesthetics, Doğu’s characteristic forms and figures as well as the signs and symbols that are part of his original semantic system can be observed here. Linguistic expressions which combine the drawings with texts, sentences and selected words reinforce the meticulous, detailed, and vibrant visual world that he created.
According to what he wrote in the book he made for the exhibition, there is only one clock in the deep silence of the earth: Conscience. Following this philosophy, Don’t Look Away is an invitation to confront many social, ethical, and ecological situations that are happening in the world and that affect the lives of us all and a reminder of those who have no voice or are not heard enough in the chaos of the world. Portraits from the Inexperienced series underline this invitation.
As for the work entitled Don’t Look Away, which gives the exhibition its name, the mirror in the middle does not only carry the viewer into the painting. At the same time, it brings the person eye to eye with themself and places them at the centre of the world created by the painting. In this way, the premise Don’t Look Away, which reaches its most concrete form in this work, turns into a direct call and a moment of reflection both aesthetically and philosophically.
Dr. İpek Çankaya
Comparative Cultural Researcher, Curator, Director of halka art project
(TR)
Doğu’nun yuva kavramı üzerinden geliştirdiği Home serisiyle başlayan süreç, onu önce tüm canlıların ortak yuvası olan yeryüzü üzerine üretmeye, ardından insan ruhunun temel ögesi olarak değerlendirdiği vicdan kavramı üzerine düşünmeye itti. Sonucunda sergide örnekleri görülen Yeryüzü ve Vicdan serileri ile sanatçı kitabı ortaya çıktı.
Estetik açıdan, Doğu’nun karakteristik form ve figürleri ile kendi oluşturduğu anlam sisteminin parçası olan işaret ve sembolleri burada görülüyor. Resimle yazıyı buluşturduğu, resme yerleştirdiği dilsel ifadeler, kurduğu titiz, detaycı ve renkli görsel dünyayı pekiştiriyor.
Sergi için hazırladığı kitapta yazdığına göre yeryüzünün derin sessizliğinde bir tek saat var: Vicdan. Bu felsefenin izinde Gözlerini Kaçırma, dünyanın kaosu içinde sesi çıkmayan ya da yeterince duyulmayanları hatırlatan, dünyada olup biten ve hepimizin hayatlarını etkileyen toplumsal, etik, ekolojik pek çok durumla yüzleşmeye bir davet. Deneyimsizler serisinden portreler bu davetin altını çiziyorlar.
Sergiye adını veren Gözlerini Kaçırma adlı esere gelince, ortasında bulunan ayna yalnızca izleyeni resmin içine taşımıyor. Aynı zamanda kişiyi kendisiyle göz göze getiriyor ve resmin yarattığı dünyanın merkezine yerleştiriyor. Böylelikle, bu eserde en somut haline ulaşan Gözlerini Kaçırma hem estetik hem felsefi dolaysız bir çağrı ve bir düşünme anına dönüşüyor.
Dr. İpek Çankaya
Karşılaştırmalı Kültürel Araştırmacı, Küratör, Halka Sanat Projesi Direktörü
MAUSOLEİON’UN ASKERLERİ / SOLDIERS OF THE MAUSOLEIUM - Doğu Çankaya
Gövdeleri sedir ağacından yontulmuş, üst bölümleri sanatçının üretim pratiğinde sıklıkla kullandığı farklı malzemelerle forma sokulmuş yedi heykel Mausoleion’un Askerleri serisini oluşturur.
Seven sculptures, whose bodies are carved from cedar wood and whose upper parts are formed with different materials that the artist frequently uses in his art practice, form the Soldiers of the Mausoleium series.
(Fotoğraflar / Photos: Zeynep Can)
Taş Kağıt Düş - İpek Çankaya
Kamusal alan için tasarlanmış olan yapıt üç bölümden oluşmaktadır. Ana ögesini sanatçının Bodrum merkezdeki ev/atölyesinin bahçesinde bulunan begonvil ağacının budanmış dallarından biriktirdiği parçalar oluşturur. Bu gövde bir "düş" ağacını temsil eder. Ağaç ve temsil ettiği "düş" sanatçının üretim partneri Doğu Çankaya'nın iplerle ördüğü koza ile koruma altına alınmıştır. Yapıtın ikinci öğesi, Çankaya'nın aynı adlı şiirinin taşa yazılmış bir dizesidir.
Eserin yanında bulunan not izleyiciyi hem www.arthalicarnassus.com/ipek-work adresinden şiirin tamamını okumaya hem de "mutlu bir an ya da anı" fotoğrafı çekip sosyal medyada #taskagitdus etiketiyle paylaşmaya davet eder. Böylece sanatçı izleyiciyle bir iletişim ve paylaşım kapısı aralamayı hedefler.
The work, which is designed for public space, consists of three parts. Its main element is the tree made of the stored pruned bougainvillea branches that the artist got in the garden of her house/workshop in the centre of Bodrum. This piece is the tree embodying a "dream". The tree and the "dream" are protected by a cocoon of threads wrapped by Doğu Çankaya, her production partner. The second element of the work is a line of Çankaya's poem of the same name written in stone in Turkish and English. The sentence reads "[And you my friend] send me a picture of the rock, the paper or the dream."
The caption next to the piece invites the viewer both to read the entire poem on www.arthalicarnassus.com/ipek-work and to take a "happy moment or memory" photo and share it with the #taskagitdus hashtag on social media. Thus, the artist aims to open a door for communication and sharing with the audience.
ada deniz sonbahar-kış büyük bodrum trofesİ
Doğu Çankaya
15.03 - 28.04.2022 / MeRQezart- Alternative Art Space - Bodrum
Exhibition design & texts: Ipek Çankaya
Bu sergi Doğu’nun 2022 Kış/Bahar döneminde ürettiği dört seriden seçili yapıtları bir araya getirir.
Ada Deniz Sonbahar-Kış Trofesi: Bodrum’un doğası sayısız resme ilham olur ancak genellikle yaz güneşi, ışığı, mavisi ilk akla gelir. Doğu Çankaya’nın bu serisinde ise izleyiciyi kanıksanmamış bir Bodrum manzarası karşılar. Bu manzara; kış ışığı altında öne çıkan renklerin oluşturduğu bir gökyüzü ve denizle çevrelenmiş bir ada imgesi ekseninde kendini gösterir. Ada Deniz Sonbahar Kış Trofesi serisinin tamamı on üç alt gruptan oluşur. Sergide bu grupların birincisini oluşturan, dokuz adet 57cm x 77 cm boyutlarında, kağıt üzerine yağlıboya, eser yer alır.
Yeryüzü: Yeryüzü, ahşap üzerine karışık teknik kullanılarak yapılmış farklı boyutlarda resim-yerleştirmelerdir. Seri, özünde zengin ve bereketli tabiat anayı ve içinde yaşattığı tüm canlıları kucaklayışının coşkusunu manzaralarla temsil eder. Sergide yer alan manzaralar, Çankaya’nın özgün yaratısı olan ve resimlerinde sıklıkla tekrarladığı bazı soyut biçimleri, simgeleri ve işaretleri içerir. Doğu; Yeryüzü resimlerinde renk ve desenleri aracılığıyla yeryüzünün karmaşık ve büyüleyici yapısını temsili bir hayvan figürü etrafında yeniden kurgular.
Bach: Goldberg Varyasyonları’na Yanıt: Bu seri; Barok dönemin usta bestecisi J.S. Bach’ın aynı isimli başyapıtına görsel bir yanıttır. Çankaya’nın eseri dinlerken aldığı ilhamla ürettiği sıralı ve sayılı yirmi iki parçadan oluşur. Resimlere içkin özgün metinler yine Doğu’ya aittir. Kağıt üzerine çini mürekkebi, akrilik, ve suluboya kullanılan resimlerin her biri 44 cm x 35,5 cm boyutundadır ve hepsi bir arada tek bir pano oluştururlar.
Figürler: Figürler, Doğu Çankaya’nın gece üretimleridir. Gece boyunca durmayan kalemi figürleri kelimelerle buluşturur. Sanatçının geniş figür arşivinden bu sergiye özel olarak bir araya getirilen on sekiz figürün tamamında 44 cm x 35,5 cm boyutlarında kağıt üzerine mürekkep pigmentli çizim kalemi kullanılmıştır. Her figüre Çankaya’nın ürettiği bir soru, önerme ya da küçük bir öykü eşlik eder.
Contemporary Istanbul (5-10.10. 2021), Tersane İStanbul
Türkiye’nin en kapsamlı çağdaş sanat etkinliklerinden biri olan Contemporary Istanbul’un 16. edisyonuna 2011’de İstanbul’da kurduğumuz bağımsız sanat inisiyatif halka sanat projesi ile katıldık. Fuarda, Doğu’nun ‘Home’ serisinden resimleri İpek’in ‘Başka Kitaptan’ adlı text art çalışması ile beraber gösterdik. Sergilediğimiz işler ve kavramsal metinler ev-yuva, yuva kurmak, kendi dünyasını yaratmak gibi temalar etrafında buluşuyordu.
We participated in the 16th edition of Contemporary Istanbul, one of the most comprehensive contemporary art events in Turkey, with the independent art initiative halka sanat projesi that we established in Istanbul in 2011. At the fair, we showed paintings from Doğu's 'Home' series together with İpek's text art work entitled 'Başka Kitaptan' (From Another Book). The works and conceptual texts we exhibited came together around themes such as home-house comparison, building a home, creating one's own world.
Home, Tintin and Some Beautiful Words
Doğu Çankaya
09 - 26.09.2021 / MeRQezart- Alternative Art Space - Bodrum
Co-Curator & Conceptual text: Ipek Çankaya
‘HOME, TINTIN AND SOME BEAUTIFUL WORDS’
Doğu Çankaya’s work is nourished by his search and curiosity, and his aspirations on desire, longing, sorrow, fear of being late and his confrontations with himself and the world. Following the textuality and themes of his work one may come to the idea that colours, textures, figures, and linguistic expressions casually appearing in his paintings make the core of his visual narrative. For that reason, Doğu’s themes are his secret protagonists.
According to the Oxford Dictionaries one of the meanings of the word “home” is “a place where something flourishes, is most typically found, or from which it originates”. Home is something different from a house which is an architectural entity, and a property that provides shelter. Home is a place where we feel protected, safe, and supported, a place that its door is always open to us. Sometimes it is free of a physical connection. What means home to us is a person or a group of people. Metaphorically speaking, house can be cold, but home is always warm.
In that sense, “home” in Doğu’s painting differs from what the house stands for. In its constructive dimension “home” series reflect art historical references but it also signals to a cocoon of human drives, challenges, and mysteries. Signs and ciphers spread within the paintings can be solved using the manual that the artist prepares for us.
On the other hand, in this hypothetical home Tintin series suggests an adventure for children of all ages who read and enjoy the comic books with the same title. It is the discovery of new worlds, a fun escape with oneself, and playing a detective with magnifying glasses at hand. It is sending regards to childhood and home.
While these two series constitute two major veins that nourish the thematic narrative of the exhibition, enters the third series that takes its title from “Some Beautiful Words” that Doğu choses to show us: Hope, Let go, Melancholy, Smile, Smile today, Grace, Longing, Be Patient and Dream… This vocabulary are nice suggestions to all of us in good days and bad ones.
As Doğu presents a selection from these three series, he interprets the idea of home, adventure, discovery, together with some beautiful words, and seems to tell us: Come on everybody, get as much as you need among them… Let' multiply home, adventure, discovery and some beautiful words in our lives.
İpek Çankaya
Writer, Curator, Art Initiator
Home, Tenten ve Bazı Güzel Sözcükler - Doğu Çankaya
09 - 26.09.2021, MeRQezart- Bodrum
Eş-Küratör ve Kavramsal Metin: İpek Çankaya
‘HOME, TENTEN VE BAZI GÜZEL SÖZCÜKLER’
Doğu Çankaya’nın üretimi, arayıştan, arzudan, özlemden, meraktan, kederden, geç kalma korkusundan, kendisiyle ve dünyayla yüzleşmelerinden beslenir. İşlerinin taşıdığı metinsellikler ve izlekler takip edildiğinde renklerin, figürlerin, figürlerdeki ifadelerin, malzemelerin ve zaman zaman kendini gösteren dilsel ifadelerin, ortaya çıkan görsel anlatının kurucu parçaları olduğu görülür. Bu yüzden Doğu’nun temaları bir anlamda resimlerinin gizli kahramanlarıdır.
İngilizceden hızlı bir çeviri yapıldığında ‘home’ için genellikle ‘ev’ denir. “I’m at home” deyimi “evdeyim” diye çevriliverir. Oysa bir -başımızı soktuğumuz dört duvarlı mekân- vardır, bir de yuva. Doğu’nun resminde referans verdiği ‘home’ yuvadır. Yuva evden farklı bir yerdir; yuva, korunma duygusu veren, güvende hissettiğimiz, desteklendiğimiz her zaman kapısı bize açık olan yerdir. Hatta bazen bir mekândan bağımsızdır; bir kişidir, kişilerdir. Ev soğuk olabilir ama yuva hep sıcaktır. ‘Home’ serisinin konstrüktif yapısına bakıldığında sanat tarihine göndermeler fark edilebilir. Sembolizmi açısından nefes alan boşluklarıyla resimlere serpiştirilmiş işaretleri -ya da şifreleri- sanatçının oluşturduğu bir el kitabıyla çözmeye girişebileceğimiz, insana ait heveslerin, çabaların ve tam olarak anlaşılamaması da kendine has bir özgürlük alanı olan insani gizemlerin kozasıdır.
Öte yandan ‘Tenten’ serisi ilk bakışta çocukluğa ait bir çizgi romana referans olarak bu yuvanın içinde onu okuyan, bilen, seven her yaştan çocuk için bir maceradır. Yeni dünyaların keşfidir, insanın kendisiyle baş başa kaldığı eğlenceli bir kaçamaktır, elde büyüteçlerle girişilen hafiyeliktir. Bir çocukluğa ve bir yuvaya bugünden bir selam çakmaktır.
Bu haliyle bu iki seri tematik bir anlatıyı besleyen iki damarı oluştururlar ki burada adlarını Doğu’nun bize göstermeyi seçtiği kelimelerden alan ‘Bazı Güzel Sözcükler’ devreye girer: Um, Unut, Melankoli, Gülümse, Bugün Gülümse, Lütfet, Özlem, Sabret ve Hayal Et… Bu kelime dağarcığı iyi günde kötü günde hepimize güzel önerilerdir.
Doğu bu üç seriden işleri bu sergide bir araya getirerek yuvayı, macerayı, keşfi ve bazı güzel sözcükleri kendi imgeleminden ve değerler süzgecinden geçirip yorumluyor ve sanki bize şunu söylüyor: Herkes ihtiyacı kadar alsın içlerinden… Yuvayı, macerayı, keşfi ve bazı güzel sözcükleri çoğaltalım.
İpek Çankaya
Yazar, Küratör, Sanat Girişimcisi
Works by Ipek & Doğu together inside Art Halicarnassus / İpek ve Doğu’nun işleri IÇ MEKANDA beraber
Inside the stone house, the installation “Let’s make a mind book…” (2020) by İpek Çankaya is recreated behind the black curtain placed under the stairs. Via a projector on the wall across, examples from individual works by Doğu and İpek as well as their their collective projects have been shared. During the event, paintings and sculptures by Doğu Çankaya have kept their regular place within the stone house.
Bodrum Açık Atölye Günleri (BAAG) 2021 etkinliği kapsamında taş evin içinde, İpek Çankaya’nın 2020 yılında ürettiği yerleştirme “Bir Akıl Defteri Yapsak…” siyah bir perdeyle kapatılan merdiven altında yeniden şekillendirildi. Karşı duvara yansıtılan projeksiyon ile İpek’in ve Doğu’nun ayrı ayrı ürettikleri işlerden ve beraber gerçekleştirdikleri projelerden örnekler verildi. Etkinlik süresince Doğu Çankaya’nın resim ve heykellerinden örnekler taş evin içinde, her zamanki yerlerinde korundu.
POEM IN the garden / Bahçede şiir
Bodrum Open Studio Days (BAAG) 2021 has taken place between 23 - 26 June 2021 and during which studio visits, workshops, talks are realized, works are shared. Ruşenağa Number Eight by İpek Çankaya is placed in the garden of Art Halicarnassus within the context of Bodrum Open Studio Days (BAAG) 2021
Bodrum Açık Atölye Günleri (BAAG) 23-26 Haziran 2021 tarihleri arasında, Bodrum’da yaşayan ve üreten otuz beş sanatçıyı bir araya getirdi. ART Melek organizasyonuyla gerçekleşen BAAG 2021’de sanatçı atölyeleri ziyarete açıldı; söyleşi ve atölyeler düzenlendi, üretimler paylaşıldı. BAAG 2021 kapsamında İpek Çankaya’nın Ruşenağa Numara Sekiz adlı şiiri Art Halicarnassus’un bahçesine yerleştirildi.
Installation (Re-MAKE) / Yerleştirme (yenıden yapım)
Bir akıl defteri yapsak / Let’s make a mind book, İpek Çankaya, 2020 - 2021